Osmanlı Devleti kurulduktan kısa bir süre sonra donanma inşa ederek denizcilik faaliyetlerine başladı. Kendisinden önce Anadolu'da deniz ticaretiyle uğraşmış Bizans, Anadolu Selçuklu ve Türk beyliklerinin deneyim ve mirasını bu amaçla kullanmakta bir sakınca görmedi. Donanmanın kuruluşundan 17. yüzyıl sonuna kadar başlıca savaş gemileri kadırgalardır. Osmanlı donanması aslında kadırga döneminde doğmuş ancak 18. yüzyılda kalyon dönemine yetişmeyi başarmıştır. Çağın gerektirdiği özelliklerde her türlü savaş gemisini inşa edebilecek yetenek ve bilgiye sahiptir. İhtiyaç duyduğu hammadde ve iş gücünü büyük ölçüde kendi yerli kaynaklarından karşılayarak rakiplerine göre bağımsız bir politika izleyebilmiştir. Kalyonların inşası kadırgalara ve diğer gemi tiplerine göre hem daha fazla malzeme hem de daha fazla masraf gerektirmektedir. Ayrıca uzman işgücüne olan ihtiyaç diğer gemilere göre daha fazla olmuştur. Bu nedenle donanmanın kereste, kürek, direk, tel, demir ve yelken bezi gibi inşaat malzemelerine olan ihtiyacı muazzam bir şekilde artmıştır. Daha önce bunları sağlamak için kurulan sistem yetersiz kalmış, mevcut kaynaklar üzerindeki baskı artmış ve genel ihtiyacı karşılayamaz hale gelmiştir. Bu durum yeni kaynaklara başvurmayı zorunlu kılmıştır. Osmanlı donanması kıyıların savunulmasından deniz savaşlarına kadar geniş bir yelpazede birçok görev yapmıştır. Bu görevlerdeki başarısı devletin siyasi, askeri, ticari ve sosyal konulardaki kararlarını etkilemiştir. Donanma ne kadar güçlüyse devlet de rakiplerine karşı kendini o kadar güçlü hissederdi. Donanmayı anlamak onun bu konudaki kararlarının daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır. Donanmayı anlamak için her şeyden önce onun inşası ve donanımının anlaşılması gerekir. Bu çalışmada bu konular genel hatlarıyla ele alınmıştır.
Osmanlı donanması, Kalyon, Osmanlı Devleti, 18. yüzyıl, Tersane.