Bilindiği gibi Eski ve Orta Türkçe söz içi damaksıl birincil -g- ve -g- sesleri Kırgızcada eriyerek düşmüş ve ikincil ünlü uzunlukları meydana getirmiştir. Bu fonetik hadise Kırgızcayı diğer Türk dilleri arasında farklı ve özel kılar. Öte yandan Kırgızcada Eski ve Orta Türkçe -g- ve -g- seslerinin -g- veya -y- sesine değiştiği bazı sözcükler de vardır. Çağdaş Kırgızcada -g-, -y- seslerinin korunması bu sözcüklerdeki -g-, -g- seslerinin birincil olmadığını veya Kırgızca’da çok farklı bir fonetik gelişmenin daha olduğunu düşündürür. Söz içi -g- ve -y- seslerini içeren bazı sözcüklerin birincil -g- ve -g-‘ye sahip olup olmadığı tartışmalıdır. Söz konusu sözcüklerin kökenleri incelendiğinde ise bu aykırılığın farklı fonetik gelişimlerden ziyade leksikolojik birtakım katmanlardan kaynaklandığı görülür. Kırgızların ve dolayısıyla Kırgızcanın tarihi de bu dilsel katmanları doğrulayan veriler sunar. Bu çalışmada Kırgızcada söz içinde -g- veya -y- seslerine değişmiş Eski ve Orta Türkçe -g- ve -g- içeren sözcükler incelenerek hangilerinin arkaizm, hangilerinin Tarihî Kıpçakça katmanı veya Kıpçak ve Karluk grubu Türk dilleri katmanları oldukları ile ilgili düşünceler öne sürülmüştür.
Kırgızca, söz içi damaksıllar, Eski ve Orta Türkçe, leksikoloji.