Dünya çapındaki edebî eserlerin bazılarında haydutluk olgusuna değinilmiş, bu olgu farklı biçimlerde eserlerde yer almıştır. Bu eserlerde görülen haydutluk biçimlerinden biri de Eric J. Hobsbawn tarafından sınırları çizilmeye çalışılan “sosyal haydut”luktur. Hobsbawn incelemesinde, sosyal haydutların halk muhayyilesinde nasıl bir değişim geçirerek halk kahramanına dönüştüklerini anlamaya çalışır. Türk edebiyatında “sosyal haydut”un kökeni ise asırlar öncesine dayanır. Kendi adıyla anılan destana konu olan Köroğlu, Türk edebiyatının bilinen en eski “sosyal haydut”udur. Modern edebiyatımızda ise “sosyal haydut” sınıfına dâhil edilebilecek roman kahramanları daha çok Cumhuriyet Dönemi’nde ortaya çıkmış, geniş bir kitle tarafından okunmuş ve roman okuru tarafından beğeniyle karşılanmıştır. Cumhuriyet Dönemi romanında ortaya çıkan eşkıya tipinin ilk örneklerinden birini içermesi bakımından önemli olan, Ömer Seyfettin tarafından kaleme alınan Yalnız Efe, haydutluk olgusunun modern edebiyata girmesine öncülük etmiştir. Ancak Yalnız Efe, bu öncülüğüne rağmen yalnızca bir öykü olarak değerlendirildiği için haydutluk/eşkıyalık incelemelerinde yeterince yer almamıştır. Bu çalışmada Yalnız Efe’nin öykü ve roman biçimine değinilerek eser “sosyal haydut” kavramı çerçevesinde değerlendirilecek ve kendisinden sonraki eserler üzerindeki etkisi incelenecektir.
Yalnız Efe, Ömer Seyfettin, sosyal eşkiya, Hobsbawn, efe/zeybek.