Deyimler, en az iki kelimeden oluşan ve genellikle gerçek anlamından az çok ayrı, kendine özgü bir anlam taşıyan kalıplaşmış söz öbekleridir. İfadeyi zengin ve etkileyici kılmak amacıyla kullanılan deyimler aynı zamanda anlatıma akıcılık ve doğallık katar. Türkçe deyimler açısından oldukça zengin bir dildir. Türk milletinin kadim geçmişinin, tecrübe ve bilgi birikiminin doğal bir sonucu olarak ortaya çıkmış olan bu özlü ifade kalıpları duyguların, istek ve düşüncelerin etkili bir şekilde ifade edilmesinde önemli bir rol oynar. Dilbilimde “somatik deyim” olarak adlandırılan organ adlarıyla kurulmuş deyimler açısından da Türkçede göze çarpan bir zenginlik görülür. Türk dilinin en eski belgelerinden başlayarak organ adları ile kurulmuş deyimleri tespit etmek mümkündür ve bu tür deyimler Türk dilinin eskiliğini ve zenginliğini göstermeleri bakımından ayrı bir öneme sahiptir. Bu çalışmada Tutmacı’nın Gül ü Hüsrev adlı mesnevisinde geçen Türkçe organ adlarıyla kurulmuş deyimlerin tespit edilmesi, bunların ifade ettikleri anlamların tanık mısralarla desteklenerek ortaya konulması ve Türkiye Türkçesindeki durumlarının incelenmesi amaçlanmıştır. 15. yüzyılın başlarında kaleme alınmış olan eser Türk edebiyatı ve dili açısından önemli eserlerden biridir. Eser üzerine bugüne kadar çeşitli çalışmalar yapılmış olup ihtiva ettiği deyimler bakımından herhangi bir çalışma yapılmamıştır.
Deyim, organ adlarıyla kurulmuş deyimler, Tutmacı, Gül ü Hüsrev, Eski Anadolu Türkçesi.